Market hazırlığı

Koronalı günlerde en sıradan eylemlerin nasıl ritüellere dönüştüğünü anlatan zorlu hazırlık süreci.

İlk iş market ziyaretine uygun bir giysi seçilecek, mümkünse gözden çıkarılmış, rengi solmuş, defalarca kaynar suyla yıkanmasında bir sakınca olmayacak türden, bol cepli ve rahat bir şey olmalı. Tercihen eski bir eşofman takım. Giysi kuşanıldıktan sonra sıra ceplere konulacak mühimmatta. Sağ pantolon cebi anahtar için, sol cebe bir miktar para konulabilir. Paraya gerek yok kartla işlem yapılacaksa daha derin olan ceket cebi tercih edilmeli. Maazallah yolda düşer eder, ekstradan bir de bankaya gitmek gerekebilir. Market poşetlerini paralı olduğu için zaten protesto ediyorduk, şimdi bir de virüs korkusu eklendi, o zaman ne yapıyoruz, evimizdeki geçmişi temiz poşetlerimizi güzelce katlıyor ve sol ceket cebimize yerleştiriyoruz.  Alışveriş yapılacak, ürünler uçarak gelmeyeceğine göre market arabasını ve değeceğimiz diğer yerleri dezenfekte etmek gerekebilir. Ayy, apartman kapısı var, asansör düğmesi var, kim bilir bizden önce kaç kişinin parmağı değdi, ne malum virüslü olmadıkları, o zaman gelsin dezenfektan şişesi. Mümkünse spreyli ufak bir şişe tercih edelim ki yer kaplamasın, cebimize sığsın. Donanım tamamsa ev içi hazırlıklara geçebiliriz. Getirdiğimiz poşetleri bir süre istirahat ettireceğimiz balkonun kapısını açık bırakalım ki virüslü ellerimizle kapı koluna değmeyelim, banyo kapısı da bizden aynı muameleyi bekliyor haliyle. Kapıları açtık mı, güzel. O zaman poşetleri ilk etapta koyacağımız yere bir gazete seriyoruz, zeminimiz olası virüslerle temas etmesin. Eh aşağı yukarı hazırız, sıra maskede. Aynanın karşısına geçiyor ve maskemizi kulaklarımıza geçiriyoruz. Burun bandı varsa büküyor ve kendimizi tanınmayacak hale getiriyoruz. Aa balkonda bekletilen market ayakkabılarımızı unuttuk, hemen bir kâğıt havlu yardımıyla kendisini dış kapının önüne naklediyoruz. Son olarak ayakkabılığın üstünde konuşlanmış eldiven kutusundan bir çift çekiyor, parmaklarımızı geçiriyor, iç kısma değmemeye özen göstererek ayakkabılarımız giyiyor ve yola düşüyoruz, gazamız mübarek ola.